Tabi hiçbir kimse kesin olarak seçimler halkında sandıkta ne çıkacağını net olarak bilemez.
Biz gazetecilerin ve anket yapan firmaların yetkilileri ancak piyasada konuşulanlar ve halk ile yapılan röportaj ve anketlerden elde ettikleri bilgiler ışığında bir takım öngörülerini paylaşıyorlar.
Biz de bu makalemizde bunu yaparak İstanbul Mahalli idareler seçimleri ile alakalı bir projeksiyon sunacağız.
Millet İttifakı adayı (CHP ve iyi Parti) Ekrem İmamoğlu’nun durumu
İmamoğlu’nun ekibi İstanbul Times Yayın grubu olarak bizi her ilçede yaptıkları seçim çalışmalarına davet ediyorlar. Biz de zamanımız müsait olanlara katılıyoruz. Gördüğümüz şu : İmamoğlu samimi, nüktedan, dinlemesini biliyor, candan kimseyi ötekileştirmiyor herkese aynı duygularla yaklaşıyor. Populist yaklaşımlardan ziyada gerçekçi konuşmalara imza atıyor.
Beni tanıdıkça daha çok seveceksiniz tezi her gün daha çok taraf buluyor. Peki seçimi İmamoğlu’mu kazanır Binali Yıldırım mı derseniz ona da cevap şu olacak. 1994’ de Kamuoyu, anket firmaları ve basın yayın kuruluşları canlı yayın araçlarını Refah Partisi ve Recap Tayyip Erdoğan’ın evine yakın değil de CHP ve ANAP’ın yanı başında kurmuşlar ve onlardan birinin seçimi kazanacağını düşünüyorlardı.
Tam tersi oldu ve herkes yanıldı sonuçta kimsenin şans tanımadığı Refah Partisi adayı Erdoğan seçilmişti.
Tam olmaz ise de sanki bu dönem o döneme benziyor sanırım. Herkes sanki Binali Yıldırım’ın kazanacağı gözü ile bakıyor ama bu dönemde bir sürpriz yaşanabilir diye düşünmüyor da değilim.
İmamoğlu kısa bir süre önce Başakşehir CHP ilçe başkanlığının yaptığı seçim çalışmasına katılmıştı. Biz İstanbul Times Tv Özel YouTube kanalı olarak İstanbul’un 39 ilçesi ve Ankara’nın büyük ilçelerinde sokak röportajları yapıp yayınlıyoruz. Kalabalık bir toplantıda İmamoğlu yanıma gelerek siz çok başarılı sokak röportajları yapıyorsunuz. Kanalınızı izliyorum size ve çalışanlarınıza başarılar dilerim diyerek bizi onure etti. Ama Binali Yıldırım ‘ın adı 40 gündür açıklandı kendisi ve ekibi ile hiçbir araya gelemedik.
Binali Yıldırım Halen başbakan modunda
Biz yayın grubu olarak İstanbul Medyası içinde iyi bir yere sahibiz. Kısa bir süre önce Ak Parti adayı Binali Yıldırım İstanbul’da basın mensupları ile bir toplantı yaptı.
Ben aynı zamanda İstanbul Gazeteciler Derneğinde başkan yardımcısıyım. Başkanımız Mehmet Mert’e sizin sayın Binali Yıldırım’ın yaptığı toplantıdan haberiniz var mı dedim yok dedi.
Bununla yetinmedim İstanbul geneline gazete ve haber portalı yayını yapan bir çok arkadaşımı aradım.
Hiç birisinin haberi yoktu. Bu kez Ak Parti İstanbul İl başkanlığını aradım onlar bizim de haberimiz yok sayın Yıldırım’ın
TBMM’deki basın ekibini arayın dediler üşenmeden Ankara TBMM basın birimini aradım bizim de haberimiz yok dediler.
Bu ve benzeri uygulamalardan dolayı Ak Parti ve MHP adayı Binali Yıldırım’ın halen Başbakan modunda olduğu için İstanbul sokaklarını bilmeyen haberleri ajanslardan alan bir çok ulusal gazete yazarları veya idarecileri ile lüks bir yerde toplantı yaptı.
Oysa alanları ve sokakları bizim gibi gezen sokakta haberi kendisi yapan, kendisi dizginin başında duran, basımı yapılan gazeteyi kendisi dağıtan emektarları ile bir araya gelip fikir alışverişi yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
Bence birileri acilen sayın Binali Yıldırım’a evet çok seviliyorsunuz ,çok doğalsınız ama şu an başbakanlığa değil İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına adaysınız. Bundan dolayı da İstanbul’a yönelik gazete ve haber portalı yayıncılığı yapanları davet edip fikir alış verişi yapın demesi gerekir.
Meşhur bir Afrika atasözünde der ki :
“Sular Yükselince balıklar karıncaları yer. Sular alçalınca da karıncalar balıkları yer. Kimse bugünkü gününe güvenip başkasını ezmeye kalkmasın. Kimin kimi yiyeceğine insanların gücü değil suyun akışı karar verir “
İşte bu söz gereği Ak Partililer ve adaları sayın Binali Yıldırım biz güçlüyüz. Ben başbakanlık yaptım. Ben TBMM başkanıyım bana yerel gazete lazım değil, dernekler lazım değil vakıflar lazım değil derseniz bu doğru olmaz.
Hiç kimse güçlü değil. Güçlü olan tek varlık ALLAH’ tır.
Sultan Alpaslan ben Anadolu’yu fethettiğim zaman kendimi yenilmez güçlü sanıyordum. Ta ki kale komutanımın hançeri ile beni ölümcül hale getirdiği ana kadar dediği gibi hepimizin bir lokmacık canı var. Hiç birimiz güçlü değiliz.
Sayın Binali Yıldırım da güçlü değil. Bu biz güçlüyüz bizim adayımız Başbakan diyerek havaya kapılmak felaketi yaşatabilir. Alçak gönüllü olmak ve bizde adayız sayın İmamoğlu’da İstanbul seçmeni kimi takdir ederse o İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı olacak diyerek toplumun her kesimi ile hele hele yerel basın ile mutlaka çalışılması ve iletişim halinde olunması gerekir…
Tarihte ben güçlüyüm deyip enaniyet yaptığı için hak tokadı yiyen nice insanlar duydum, gördüm ve bildim.
Son söz 31 Mart 2019 Mahalli seçimler her şeye gebe olabilir. Doğru aday, doğru meclis üyesi, doğru seçim çalışması, ve doğru mecralar ile çalışan seçimi kazanır diyorum.
İstanbul Times / Hüseyin Çetiner