Bazı isimler vardır, bir şehrin duvarlarına yazılır. Sokakların belleğinde, meydanların taşında, çocukların düşlerinde yankılanır. O isimler unutulmaz. Unutulamaz. Çünkü onlar, sadece bir kentin değil, bir devrin ruhunu taşır. Gürbüz Çapan işte öyle bir isim...

Kimine göre sertti, kimine göre asi. Kimine göre devrimci, kimine göre muhalif. Kimileri onun yolunu selamladı, kimileri önüne taş koydu. Ama o, ne selamlarla şımardı ne taşlarla durdu. Yürüdü. Hep yürüdü. Haksızlığın karşısına dikildi, mazlumun yanına çömeldi, yoksulun sofrasına oturdu. O, şehirlerin adamı değildi yalnızca. O, bir davanın adamı...

Esenyurt Belediyesi Spor Akademisi kayıtları başlıyor Esenyurt Belediyesi Spor Akademisi kayıtları başlıyor

Belediye başkanı mıydı? Evet. Ama bundan fazlasıydı. Bir mahallenin abisiydi. Bir halkın nefesiydi. Bir bilgenin yoldaşıydı. Gabriel Garcia Marquez’in romanlarından fırlamış, Latin Amerika’nın *devrimci ruhunu Anadolu’nun yorgun sokaklarına taşımış bir karakterdi* sanki. Onun mahallesine giren, sadece asfalt görmezdi; sadece park, bahçe, bina görmezdi. Orada bir fikir vardı. Orada bir adalet duygusu, bir vicdan, bir cesaret inşa edilmişti.

Birileri ona isimler biçti. Birileri ona etiketler yapıştırdı. Kürt dediler, Ermeni dediler, Kemalist dediler, diktatör dediler, devrimci dediler. Ama o, hiçbir kalıba sığmadı. Sığmazdı. Çünkü o, en çok insandı.

Yaşar Kemal’in dediği gibi, "İnsan evrende gövdesi kadar değil, yüreği kadar yer kaplar.” 

Gürbüz Çapan işte o büyük yüreklerden biri... Bir şehrin taşına, toprağına adını yazan adam... Bir belediye binasından değil, bir adalet duygusundan yükselen bir çınar...

Ve şimdi dönüp bakınca… Onun hikayesi yalnızca bir şehrin tarihi değil. Onun mücadelesi yalnızca asfaltın, parkın, binanın mücadelesi değil. O, bu topraklarda adam gibi yaşadı. Adam gibi direndi. Adam gibi yaşıyor ! Ve ardında, unutmamamız gereken bir miras bırakacak.

Ben bir gazeteciyim. Çetin Yılmaz... Kalemim nice insana, nice hikayeye dokundu. Ama bazı izler vardır ki silinmez. Bazı insanlar vardır ki bir meslekten, bir şehirden, bir dönemden öteye geçer. Gürbüz Çapan benim için öyle biri. Bana yalnızca bir kenti, bir mücadeleyi değil, insan olmanın ne demek olduğunu öğreten... Eğer bir gün adaletten, vicdandan, cesaretten söz edilecekse, o isimlerden biri mutlaka Gürbüz Çapan olacaktır.

Ve biz… Adaleti arayanlar, vicdanı elden bırakmayanlar, bu mirası unutmayacağız. Çünkü bazı isimler unutulmaz. Çünkü bazı adamlar gerçekten adamdır.

Kaynak : İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)