Çok Kültürlü ,çok dilli ve çok dinli bir şehir olan Mardin’den doğması Tanış’a olaylara farklı bir pencereden bakmayı sağlamasının yanı sıra her kes ve kesim ile diyalog kurabilme becerisini de kazandırmış durumda.
İŞTE MEHMET REMZİ TANIŞ’IN İLK MAKALESİ www.istanbultimes.com.tr YAZARLAR SEKMESİNDE YAYINLANDI…
“Pek çok din vardır, fakat sadece tek ahlak vardır.” Demiş John RUSKİN.
Nedir ki bu ahlak denilen, bütün dinlerin temelini oluşturan olgu?
Sadece maneviyatla mı değerlendirilmeli “Ahlak” denilen şey; yoksa dinden de önemli toplumsal yaşam felsefesi midir? Siz söyleyin.
İş ahlakı, siyasi ahlak, toplumsal ahlaki değerler, medeni ve insani ahlak anlayışları dini temellerden ayrıştırabilir misiniz? Bence bu mümkün değil
İnançsız bir insanın ahlaki değerleri taşıyor olması hepimiz için olağan bir durum olarak karşılansa da dindar bir insanın ahlaki değerlerini yitirmiş olması hiçbir toplumda hoş karşılanmaz.
O halde ahlaklı bir toplumun değerini dinle ilişkilendirmek ne kadar doğru bir sorgulama olur?
Peki, Müslüman Türk toplumunun bu ahlaklı olgunun neresinde görüyorsunuz
Aklımda deli sorular, çelişkiler ve anlamını yitirmiş yüzlerce toplumsal değer var.
Utanma duygusunu maddi çıkarlarının ardında bırakan bir toplumun sergilediği davranışlar ne kadar doğru olabilir ki?
Ahlaki değerlendirmelerin olmazsa olmazı olan ar duygusunun olmadığı yerde kişilerin kötü alışkanlık ve davranışlarını frenlemek mümkün olabilir mi?
Sorulacak o kadar çok soru var ki? Cevaplamaya yürek dayanmaz…
Depremzedelere çorbayı misliyle pahalıya satan, zam gelecek diye mallarını stoklayan, 3 kuruş fazla kazanacam diye müşterisini ar etmeden soyarken empati yapmaya bile yapmaya gerek duymayan Allahtan korkmaz kuldan utanmazlar dindar olsa ne yazar olmazsa ne?
Ahlaksızlıkla bütünleşmiş bir kişiliği veya toplumu hangi din kabul eder ki?
Temeli ahlak olan bütün dinlerin ret ettiği adaletsizlik, çıkarcılık, adam sendecilik, yozlaşma, saygısızlık ve sevgisizlik dinsizlikten daha mı önemsiz?
Her şeyi bana söyletmeyin biraz düşünüp bunu da siz söyleyin bende sözü Yunus Emre’ye bırakıp konuyu kapatayım artık.
Bir kez gönül yıktın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil
Bir gönülü yaptın ise
Er eteğin tuttun ise
Bir kez hayır ettin ise
Binde bir ise az değil
Yol odur ki doğru vara
Göz odur ki Hakk'ı göre
Er odur alçakta dura
Yüceden bakan göz değil
Erden sana nazar ola
İçin dışın pür nur ola
Beli kurtulmuştan ola
Şol kişi kim gammaz değil
Doğru yola gittin ise
Er eteğin tuttun ise
Bir hayır dua ettin ise
Birine bindir az değil
VESSELAM
İstanbul Times - Mehmet Remzi Tanış