1985 yılından bu yana Zeytinburnu ilçesinin suyunu içen ekmeğini yiyen bir baba,bir iş insanı, bir siyaset adamı, bir yazar olarak hep derim yaşadığımız yere karşı sorumluluklarımız var.

Kısa bir süre önceye kadar Maltepe Mahallemizde sadece PTT lojmanlarında yaşayan 300 dolayında seçmeni vardı.

Zeytinburnu’muzun sanayi mahallesi olan Maltepe’de yeni yapılanma ile bilerce konut yapılmaya başlandı.

Bunların başında hiç şüphe yok ki eski ŞİŞECAM Fabrikasını yerine yapılan İnİstanbul konutlar oldu.

Yasalarımızda belli oranda konut yapan kurum ve kuruluşlara orada yaşayan halkın eğitim,dini ve sosyal gereksinimlerini giderebilecekleri Okul,Cami,sağlık ocağı başta olmak üzere yapılar yapmasını yasalarımız ve kanunlarımız şart koşmuş iken 3.000 civarında konut olduğu söylenen bu projenin yanı başında ilgili kurumun yaptığı bir okul,cami, veya sağlık ocağı göremedik.

Hatta kısa bir süre önce bu konutların yanı başında genç bir iş adamının finanse edeceği Konyalı Hacı Veyisazade camisinin temel atma törenine katılan bir kişi olarak orada belediye başkanımız sayın Ömer Arsıoy’a keşke bu camiyi zaten kanuni sorumlulukları olan İnistanbul projesini yapanlar tarafından yapılasaydı biz de bu genç işadamımızın sponsorluğunu ilçemizin bir başka ihtiyacını giderme de kullansaydık dedim.

Başkan da proje sahipleri içeride mescit türü bir yapı yapmışlar diyerek cevap verdi.

Yine ilçemizin iki fiyakalı projesi olan Büyükyalı ve Yedi Mavi’nin kendi projelerinin yanı başında babalarının adını verdikleri minik bir mescit yapmaları değil de ortaklaşarak binlerce kişinin dini ibadetlerini yapacakları aklı başında bir cami yapmalarını isterdik.

İlçe belediyemizin bu konuda ne tür hakları ve yaptırımları var bilmek isteriz.

ZEYTİNBURNU 11.16 KM2 LİK BİR İLÇE,YARISI MEZARLIK AMA 1999 MARMAKA DEPREMİNDEN BU YANA YAKLAŞIK 7 KM2 LİK BİR ALANDA NEDEN KENSTEL DÖNÜŞÜM BİTMEDİ ?

Bunun bir çok nedeni var. Ancak en önemli nedeni Zeytinburnu Belediyemizin cebinde bir kuruş para çıkmadan sadece hak sahipleri ile müteahhit arasında garantör olması ile kentsel dönüşüm % 80 çözülebilirdi.

Benimde daha önce dairemin olduğu 5.700 m2 lik arası üzerinde kurulu olan 4 blok 110 daire için müteahhitler teklifler sundu ve burası yapılabilir idi ama bir çok komşum devlet güvencesi olmayan özel bir müteahhide neden güveneyim diyerek kentsel dönüşe sıcak bakmadılar.

Oysa ki hak sahibi ve müteahhit anlaştıktan sonra hak sahibi tapusunu belediyemizin kuracağı şirkete verse ve belediyede dese ki ey müteahhit şu an senin konut yapacağın yer 4/5 katlı ama 1.000,3000 m2 ve daha üzere arsa olduğu, 2 parsel birleştirmesi olduğu zaman ek inşaat hakkı verildiğinden arsa sahiplerinden bir fark almadan sen fazla daireler ile bu projeyi yaparsın.

Üç müteahhit bir araya gelin eski binaları yıkın ve inşaata başlayan biz de belediye olarak satılacak yeni dairelerin parasını belediyenin sizin projeniz için açtığı hesaba yatırtacağız.

Her % 10 hak edişte size ödeme yapacağız ve bizim kârımız sadece halkımızın depreme dayanıklı evlerde oturması olacak deseydi emin olun 1999 Marmara depreminden bu yana 23 sene geçmiş ilçemiz baştan sona bu süreçte dönüşürdü.

ZUMBA,FİTNES Mİ ÖNCELİKLE YOKSA TABUT EVLERDEN KURTULUP DEPEREME DAYANIKLI EVLERDE YAŞAMAK MI ?

Elbette ki halkımızın spor,dans,eğlence vs.vs. gibi ihtiyaçları da var ve belediyemizin bu ihtiyaçları gidermek için elinden geleni yapması gerektiği de bir gerçek ama velakin deprem dahi olmadan binalarımızın kendi kedisine yıkıldığı bir ortam da ZUMBA Ve FITNES kursu ile zaman harcamayı Kanser olmuş bir kişinin tedavi olmayı bırakıp makyaj ile zaman harcaması gibi görüyorum

UZMANLAR DEPREM KAPIDA DİYOR AMA BİZ AĞIR DAVRANIYORUZ …

Ülkemiz özellikle İstanbul,özellikle Zeytinburnu ve bu ilçenin de Sümer,Kazlıçeşme, Yenidoğan ve denize yaKın diğer mahallerimizin kurulu olduğu alanlar birinci derece deprem bölgesi olduğunu artık biliyoruz.

İdareciler 24 saat sürekli bu konuyu işlemeleri gerekmez mi ?

Sağlam olmayıp 150 m2 olan tabut evimde yaşayacağıma sağlam olsun 125 m2 olsun veya başka formüller geliştirip halkımız hiç bir fark vermeden ve kira gibi pahalı aidatlar ile karşı karşıya bırakılmadan deprem yönetmenliğine göre otoparkı çevre düzeni yeşil alanı olan konutlarda yaşamak Zeytinburnu’nun CEFASINI çeken halkımızın hakkı değimlidir ?

Hem hak sahipleri, hem belediyemiz açık,şeffaf,samimi ve ihlaslı olurlarsa eminim ki Zeytinburnu’muzun dönüşümü daha erken olur.

Hangi anne baba ciğerpareleri evlatlarının tabut elerde yakalanacakları bir depremde hayatlarını kaybetmelerini ister ?

Yapılacak insani tanıtım filimleri ve belediyemizin garantör olması ile Yüz ölçüm olarak İstanbul’un en küçük ilçelerinden birisi olan Zeytinburnu’muzun en geç 10 sende dönüşeceğine olan inancım tamdır.

Yeter ki yapılacak proje halkımızın gönlüne ve cebine hitap etsin…

Hiçbir kamu görevlisi eski daireniz 500 bin lira yeni yapılan daireniz ize 2 milyon lira işte sen bu kadar fark vereceksin deyip işi sürümcemeye bırakmalıdır.

Hak sahibi buranın çamurunu çilesini çekmişse elbette elde edilecek rant onun hakkıdır.

Arsanın değeri artmış bundan dolayı yapacağımız yeni yapıda ki dairenizin değeri 3 misli oldu işte bu kadar fark ver demek akla yatkın olabilir ama hak sahibi ben 60 yıldır buradayım dairem dönüşünce değeri artıyor ama benim hariçten ödeyecek param yok dediği için işte 23 yıldır ir arpa boyu yol alamıyoruz.

Bununla alakalı elimde yeteri bilgi ve belge var. Hiçbir fark vermeden Zeytinbunu2muz dönüşebilir demedi demeyin…

Hüseyin ÇETİNER /22 Ekim 2022- Zeytinburnu