Üzülerek belirtmek gerekirse ülkemizde insanların kıymetini bilmediği hizmetlerin başında hiç şüphe yok ki bilgi geliyor. Ama kime sorarsanız sorun bilgi ve teknolojinin değerini bildiklerini iddia ederler.
Japanya’da ,ABD. Almanya ve diğer gelişmiş ülkelerde her yıl yapılan Araştırma ve Geliştirmelerin (AR-GE) % 10’u bizde yapılsa ülkemiz daha kolay bir şekilde kalkınır.
1989 dan beri Matbuat aleminin içindeyim. 2008 den beri de 3 gazete ,6 Haber portalı ve bir de web Tv nin sahibiyim.
Mecliste grubu olan partilerden hiç birisi arkadaş biz 200/300 üyesi olan derneklere defalarca ziyarete gidiyoruz.Ancak on binlerce kişi tarafından okunan ve izlenen yayın mecralarınıza gelmeyi akıl edemedik dediklerini ne gördüm nede duydum.
Oysaki İstanbul’un 3 bölgesinde, CHP de Ak Parti’de çok küçük farklarla birer vekili rakiplerine kaptırdılar. İşin kötüsü daha 7 Haziran 2015 seçiminin dumanı tütüyorken ve partiler nasıl yaparsak az farklarla rakibimize kaptırdığımız vekili alırızın hesabını yaparken hiç birisinin aklına İstanbul’un geneline düzenli yayıncılık yapan bir veya birkaç yerel gazete ile çalışmak gelmiyor.
Seçim sonuçları istedikleri gibi çıkmayınca da biz nerede hata yaptık diye geç bir muhasebe yaparlar. Ben burada henüz seçime 34 gün var iken siyasi partiler belki bir eksiklerini görürler diye bu konuya girdim.Takdir kendilerinindir.
1 Kasım 2015 Genel seçiminin her parti için ayrı bir önemi var ?
Ak Parti en az 280 vekil ile tek başına iktidar olmanın hesabını yapıyor. MHP % 17 den aşağı düşmeyip 80 ve üstü vekil almayı hedefliyor. HDP ise oyunu biraz daha arttırmanın peşinde ve MHP ile vekil sayısı aynı olmasına rağmen bir kaç vekil daha fazla alıp 3 parti olmanın gayretinde. CHP ise bu seçimin en kârlı partisi olmak için çaba sarf ediyor. Bir çok CHP' li en az 3 puan daha fazla alacaklarına inanmış durumda.
Henüz partiler seçim beyannamelerini açıklamamış olsada az çok siyaseti ve seçimi bilen bazı kişiler partilerin 1 Kasım 2015 seçiminde şu oy oranı ile şu sayıda vekil çkaracklarını ifade ediyorlar:
1-Ak Parti'nin % 40 ile 43 oranında bir oy ile 280 ile 295 arasında vekil çıkaracklarını iddia ediyorlar
2-CHP'ninde % 25 ile 27 oranında bir oy ile 130 ile 132 arasında vekil çıkaracaklarını iddia ediyorlar
3-MHP'ninde % 13 ile 14 oranında bir oy ile 48 ile 61 arasında vekil çıkaracaklarını iddia ediyorlar
4-HDP'ninde % 11 ile 12 oranında bir oy ile 60 ile 64 arasında vekil çıkaracaklarını iddia ediyorlar
Bu yazdığım oranlar daha partiler henüz seçim beyannamelerini açıklamadıkları bir zamanda yazıldığı dikate alınsın.
Sonuç olarak bu bir öngörüdür.Tutma olasılığı yüksek göründüğü gibi bazı gelişmeler ve değişmeler neticesinde seçmende fikrini değiştirebilir. Ama 28.09.2015 tarihinde yarın seçim olsa şeklinde sorulacak bir soruya verilebilecek cevap da muhtemelen yukarıdaki şekilde olabilir diye bir düşünceye ben de katılabilirim diye düşünüyorum.
Hiç bir kimse neden böyle yazdın veya neden böyle düşünüyorsun demesin. Derse düşünceye bile baskı yapmış olur.
Fuat Avni ismindeki Twitter fenomeni ise seçimde hile yapılacak ve seçime az bir süre kala ya Ak Parti'nin bir mitinginde yada toplu bir yerde en az 100 vatandaşımızın hayatını kabedeceğini bir bombalama olayının olacağını iddia ederek bu surette tek başına Ak Partinin iktidar olmak için her çılgınlığı yapabileceğini söylüyor.
Ak Partiyi yakından bilen birisi olarak hiç bir masum vatandaşın ölümü üzerine hükümet olmayı hesap edecek bir yanlışın içinde olacağını düşünmek bile istemiyorum. Allah korusun 100 masum vatandaşın kanı üzerinde tek başıma iktridar olsam bile ben neyleyeyim o iktidarı.
İnşallah ülkemiz demokratik olgunluk içinde sandık başına gider.Her parti özgür olarak seçmen iradesinin sandığa yansıdığına mutmain olduğu bir seçim dilerim.
Ne İsaya nede Musaya yaranamamak buna denir galiba
CHP ile alakalı bir haber yapıyorsunuz veya bir yazı yazıyorsunuz CHP dışındaki siyasi parti temsilcileri hemen size SOLCU damgası vuruyorlar.
MHP ile alakalı bir haber yapıyorsun bu kezde MHP dışındaki siyasi parti temsilcileri size IRKÇI damgası vuruyorlar...
Ak Parti ile alakalı bir haber yapıyorsunuz bu kezde bu partiye gönül verenler dışında size hemen YANDAŞ damgası vurmaktan çekinmiyorlar...
Hele HDP haberi yapmak mangal gibi yürek istiyor en basit tabiri ile yazıyorum hemen ilk yiyeceği damga belli PKK.lı veya KCK lı damgası kesin..
Saadet Partisi haberi yaparsın bundan da DİNCİ damgasını şap diye yapıştırırlar sana.
Oysaki Gazeteci o anın fotoğrafgını çeker bazı gelişmeler yaşanır çektiği fotoğrafın hiç bir anlamı kalmaz. Bunun olma olsalığı var diye gazetecinin yazmaması DENİZ FIRTINALI MARTI DENİZE GİRMEKTEN VAZ geçsin demek ile aynıdır. DENİZ ne kadar fırtınalı olursa olsun Martı yaşamak için o denizden vaz geçmez. Bir yazara yorum yapma,ön görüde bulunma demek Martı ya denizden vaz geç demek ile aynıdır.
Siyasi ve dini görüşlerimiz aradında çok farklar olsa bile , Uğur Mumcu,Bahriye Üçok,Çetin Emeç,Abdi İpekçi,Hrant Dink ve daha nice gazetecileri susturmak için yazmayacaksın dediler de onlar da sustumu ? hayır ama onların yazmasını istemeyenler öldürerek susturduklarını düşünyorlarsa yanılıyorlar. Belki o yazarlar güncel yazı yazmıyorlar ama daha önce yazdıkları halen okunuyor.
Baskı hiç bir zaman çare olmamıiştır.Aksine baskı kurulan kesim daha da biliçlenmiş ve daha sağlıklıireyler yetişmiştir. Bir zamanlar Süleyman Hilmi Tunahan'ın taleblerini Kur'an öğretmesi yasaklandı da ne oldu ? O zat ÇATALCA'dan talebeleri ile tren vagonlarına biner İZMİT'e kadar yolda ders yaparak gider tekrar dönüş yolunda da yeni bir ders yaparak Kur'an hizmetinden geri durmamıştır...
Düşünceler zorla değişmez. Zor yaparsanız insanları riyakar yaparsanız.
Yazacak çok şey var şimdilik bu kadar...
İstanbul Times / Hüseyin Çetiner
