Çok konuşulan, çok kullanılan, günlük hayatta ağzımıza yapışmış, modern toplumun hastalığı olarak kabul edilen stres, yaşantımızın bir parçası haline geldi. Maalesef günümüzde çoğu insan yoğun stres altında olduğundan yakınarak çok sık ifade ediyor stres kelimesini… Stres deyip geçmeyin! Yazının konusu olan depresyon dahil bir çok problemli halin temel sebebidir stres.
Stres bize bağlı içsel bir durum mudur, durağan bir şey midir, gelip geçici midir, olaylara mı bağlıdır yoksa herhangi bir olay olmasa da kendimizi stres altında hissediyor muyuz bunların hepsi bireysel sorular.
Yönetemediğimiz iç kaynaklı stres, dış kaynaklı birçok aksilik ve gerilim durumuna neden olarak bizi daha çok çıkmaza sürükleyebiliyor. Bunu heyecanlı ve stresli olduğum anlarda peş peşe gelen aksilikleri defalarca deneyimlemiş birisi olarak yazıyorum. “İstersen başarabilirsin, her şey sende başlar sende biter, güç kendi içimizde” gibi propagandalar yapıyoruz zaman zaman hepimiz ama istesek de işler bazen yolunda gitmeyebiliyor. Umut güzel şey evet ama bilinç daha gerçek, yani her şey olabilir, her türlü aksilik başımıza gelebilir, her şey mümkün… Her duruma hazırlıklı olmak ve denge hali daha gerçekçi sanırım …
Depresyon: Nedenleri, Belirtileri ve Başa Çıkma Yöntemleri
Depresyon, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen yaygın bir ruh sağlığı sorunudur. Duygusal, zihinsel ve fiziksel olarak kendini gösterebilen bu durum, kişinin günlük yaşamını zorlaştırabilir. Depresyonun nedenleri, belirtileri ve başa çıkma yöntemleri üzerine yapılan araştırmalar, bireylerin daha sağlıklı bir yaşam sürdürmelerine yardımcı olabilir.
Depresyonun Nedenleri
Depresyonun ortaya çıkmasına çeşitli faktörler katkıda bulunabilir:
1. Biyolojik Faktörler: Beyindeki kimyasal dengesizlikler ve genetik yatkınlık depresyonun nedenlerinden biri olabilir.
2. Psikolojik Faktörler: Çocukluk travmaları, stresli yaşam olayları ve düşük benlik saygısı depresyon riskini artırabilir.
3. Çevresel Faktörler: Sosyal izolasyon, iş stresi, ekonomik zorluklar ve aile içi sorunlar depresyonun gelişiminde rol oynayabilir.
Depresyonun Belirtileri
Depresyonun belirtileri kişiden kişiye değişebilir, ancak bazı yaygın belirtiler şunlardır:
- Sürekli üzgün veya boşlukta hissetme
- İlgi ve motivasyon kaybı
- Uyku problemleri (çok uyuma veya uyuyamama)
- Yorgunluk ve enerji eksikliği
- Konsantrasyon güçlüğü
- Değersizlik veya suçluluk duyguları
- İştah değişiklikleri
- Sosyal geri çekilme
- Ölüm veya intihar düşünceleri (Bu belirtiler ciddi olduğunda profesyonel yardım almak çok önemlidir.)
Depresyon ile Başa Çıkma Yöntemleri:
1. Profesyonel Destek Almak: Terapistler ve psikologlar, depresyonun yönetilmesine yardımcı olabilir. Bilişsel davranışçı terapi (BDT) gibi yöntemler etkili olabilir.
2. İlaç Tedavisi: Antidepresan ilaçlar, doktor kontrolünde kullanıldığında semptomların azalmasına yardımcı olabilir.
3. Sağlıklı Yaşam Tarzı: Düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve yeterli uyku depresyonun etkilerini hafifletebilir.
4. Sosyal Destek: Aile ve arkadaşlarla zaman geçirmek, depresyonla başa çıkmada önemli bir destek kaynağıdır.
5. Mindfulness ve Meditasyon: Bilinçli farkındalık ve gevşeme teknikleri, duygusal denge sağlamaya yardımcı olabilir.
6. Hobiler ve İlgi Alanları: Sanat, müzik, spor gibi aktiviteler depresyon belirtilerini hafifletmeye katkı sağlar.
Sonuç
Depresyon ciddi bir ruh sağlığı sorunu olsa da, doğru destek ve başa çıkma yöntemleri ile yönetilebilir. Profesyonel yardım almak, sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek ve sosyal destek aramak, depresyonun etkilerini azaltmada önemli rol oynar. Unutulmamalıdır ki, depresyon yaşayan herkes için umut vardır ve iyileşme süreci mümkündür.
Stresi denetim altına aldığımız vakit depresyon ile mücadelemiz daha kolay olacaktır.
Psikiyatrist Abraham J. Twerski’nin Istakoz Hikâyesini çoğunuz biliyorsunuzdur. Aslında ıstakoz çok sert bir kabuğun içinde yaşayan yumuşacık bir hayvan; büyüdükçe bu sert kabuk ona dar gelerek sıkıştırmaya başlıyor. Sıkışan, canı acıyan bu canlı kendini fazlasıyla baskı altında ve rahatsız hissettiği için sık sık kabuk değiştirmek zorunda kalıyor. Yumuşak haliyle çabucak avlanacağını bildiği için kendine bir kuytu köşe bularak yeni kabuğu olgunlaşıncaya kadar saklanmaya devam ediyor. Büyüdükçe sıkışan ıstakoz bunu yaşamı boyunca defalarca yapıyor çünkü ancak yeni kabuk üreterek büyümeye devam ediyor ki başka türlüsü mümkün değil..
Abraham J. Twerski, “ıstakozun büyümesinin nedenini onun rahatsızlık duyması” olduğunu söylüyor. Ve ekliyor, “eğer ıstakozların doktorları olsaydı her rahatsızlık hissettiklerinde doktora gidip onlara danışırlar, hiçbir zaman da kabuk değiştirip, büyüyemezlerdi. Çünkü ıstakoz kendisini rahatsız hisseder hissetmez doktora gidecek, doktor da ona birkaç ilaç, birkaç tavsiye vererek kendini iyi hissettirecek ve dolayısıyla sert kabuğuyla mücadele etmeyecekti. Mücadele etmediği içinde de büyüyüp gelişemezdi” diyor.
Ayrıca bundan yola çıkarak stresin zor zamanlarda harekete geçmek için bir fırsat olduğunu da vurguluyor. Twerski’nin de vurguladığı aslında stresin ya da baskılanma durumunun iyi tarafını görebilmek. Bu her zaman mümkün değil tabi. İyi stres türlerinde –yeni bir işe başlarken, bir şeyi başarmaya çalışırken, sınavlara hazırlanırken, heyecan verici bir ortama girerken vs... bu bizim işimize yarasa da özellikle akut stres durumunda faydadan çok zarara dönüşebiliyor.
Beklenmedik olaylar, ciddi ekonomik mücadeleler, maddi zorluklar, ailevi problemler, ağır hastalıklar, ölüm vs... .durumları kişiyi geliştirmek bir yana daha çok daraltan koşullar olabiliyor.
Elimizden bir şey gelmediği durumlarda kendimizle uyum içinde olmak, yapabileceğim her şeyi yaptım gönül rahatlığı ile yaklaşarak kendi dışımızda gelişen olayları olduğu gibi kabul etmek bizi biraz daha dengede tutacaktır diye düşünüyorum. Çözüm bizde değilse daha fazla kendimizi tüketmek, stres altında kıvranmak yersiz bir mücadele oluyor sonuçta…
Hikâyeye geri dönersek ıstakoz gibi yeni bir kabuk oluşturmak için kuytu köşede saklandığımız bir dönem olarak yaşamış olalım bu süreci. Daha güçlü ve daha dayanıklı kabuklarla yeniden doğuşumuza vesile olsun tüm sıkıntılar...
Eğer depresyon hakkında daha fazla bilgi almak veya destek aramak istersen, profesyonel bir uzmana başvurmak iyi bir adım olabilir.