Okumayan araştırmayan ve önceki çalışmalarınıza bakmadan sadece bir sorunuz veya bir haberinize bakarak size damga vuran kişilerden Allah’a sığınırım.
Bir örnek vermek gerekirse İstanbul Times Tv Özel You Tube kanalımızda 2014 den bu yana tam 2.200 sor sormuşuz. Kısa bir süre önce sokak röportajlarımızdan birinde sizce Cumhurbaşkanı Siyasi olarak Selahattin Demirtaş’tan çekiniyor mu diye sorduk.
Çalışmaya yayınladık 10 saat sonra baktığımda 6.000 kişi tarafından izlenmiş bazı izleyiciler çok kaba ve bizi yansıtmayan yorumlar yaparak hiç de adil olmadıklarını gösterdiler.
Gazeteci her türlü soruyu özgürce soramazsa orada demokrasi yoktur. Bizler soru sorarken bir de acaba okur veya izleyici bizi bu soruyu sorduk diye yargılayacak mı diye bir endişe kapılırsak nasıl özgürce soru soracağız ?
Ey okur ve izleyici sakın en aykırı ve uç soruyu sordu diye hiçbir gazeteci veya televizyon programcısını yargılamayın ona sen şucusun veya bucusun demeyin çünkü bu önyargılarınız ile özgür gazeteciliği zedeliyorsunuz.
Geleceğim Zeytinburnu Platformu Hayırlı İşlere İmza Atıyor
2016 yılında 12 Zeytinburnu sevdalısı arkadaşım ile beraber Zeytinburnu ilçesindeki tarihi mekanları ve fetihten günümüze gömüye açık olan mezarlıklarda medfun olan mühim ebedi şahsiyetlerimizi gelecek kuşaklara tanıtmak için Toplantı, Seminer, Oturum, ve belgesel izlenme çalışmalarımız ile ilçede on binlerce kişiye tarihi mekan ve ebedi şahsiyetlerimizi anlatarak bir farkındalık oluşturduk.
Bu çalışmalarımız meyvesini vermeye başladı. Zeytinburnu Belediye Başkanı Sayın Ömer Arısoy çalışmalarımızı sahiplendi. Hep beraber daha da güzel işlere imza atacağız. Geleceğim Zeytinburnu hepimiz için var. Herkesin tanıtımlarımızı katkı yapmasını bekliyoruz.
İstanbul Times Yayın Grubu Özgür Çalışmalarına 2020’de de aynen devam edecek…
12.yılımızda da gerek haberlerimizde gerekse de sokak röportajlarımızda özgürlüğümüz ve tarafsızlığımızı aynen sürdüreceğiz. Hiç bir siyasi parti ve oluşumun arka bahçesi olmadık ve olmayacağız.
A partisinin veya B partisinin gazetecisi benzetmesine çok ama çok karşıyım. Bizler gazeteci olarak halkın olmalıyız. Sürekli bir parti veya bir yapıyı savunmak gazeteciyi gerçekleri görmekten uzaklaştırır. Ben kendi adıma hiçbir zaman bir grubu körü körüne savunmak istemiyorum. Doğruya doğru yanlışa yanlış demek zorundayım.
Dönüm 11 yıllık geçmişimize bakınca bariz şekilde bir grup veya partiye yönelik yağcılık kokan haber yapmadığımızı görmekten dolayı mutluyum.
12.Yılımız kutlu olsun… İyi ki varız ... Yaşasın 8 Şubat 2012’de 12.yaşımıza giriyoruz…
İstanbul Times / Hüseyin Çetiner
