- kutlu bir eylemdir. Okumak, Allah’ın bizzat tavsiyesidir. Kendilerini Müslümanlığa, İslam’a nispet edenler, “oku” emrine muhataptırlar. Okumaktan kasıt öğrenmek, düşünmek, akletmek ve hayatını ahlaki ilkeler doğrultusunda inşa etmektir. vahyin ışığında hayata bakmaktır. Okumak, yerel bazda düşünmek değil, dünya çapında düşünmektir.
Allah, Kur’an’da şöyle buyurmaktadır:
“Oku yaratan Rabbin adına,
İnsanı bir yumurta hücresinden yaratan!
Oku, çünkü Rabbin Sonsuz Kerem Sahibidir.
(İnsana) kalemi kullanmayı öğretendir.
İnsana bilmediğini belleten!” ( Alak, 96/1-5)
doğru bilgiye ulaşabiliriz. Okuyarak ufkumuzu düşünce dünyamızı zenginleştirebiliriz. Okumak, hayata tek pencereden bakmak değildir. Tam aksine hayata birçok pencereden baka bilmektir, okumak. Okuyan insan kendisini tek bir boyuta kapatmaz. Tek bir boyuta kapanarak okumak, okumak değildir. Okumak, gerçeğin farkında olmaktır.
gelişmesiyle birlikte herkesin “okur- yazar” olduğu bir dönemde, kişinin en büyük sermayesi okumaktır. Okumadan, gerçeğe hakikate ulaşamayız. Okumak hakikate koşmaktır. Okumak, hakikati doğru adreste bulmaktır. Okumak, özgür olmaktır.
demek, modern diktatörlerin gündem budur buyurun bunları tartışın dayatmasına karşısında, ben hür bir şahsiyetim diyerek buna karşı okuyarak, araştırarak kendi gayreti neticesinde bir kanaate varma işidir. Yani okuyan kişi gündem olan değil, gündemi belirleyen taraf olmaya yolundadır. Okuyan kişi önüne gelen her bilgiye, olaya gelişmelere evet işte doğru olan budur demez. Okuyan kişi her şeye önce şüphe ile bakar. Sonra doğruyu bulana kadar, okuma ve sorgulama eylemini sürdürür.
Okumak, insanin zihnini düşüncesini daima canlı tutar. Okumak, insanı ilim irfan sahibi yapar. Okumak, insanı kendine getirir.
Okumak, insanı cahiliyye anlayışından ber taraf eder. Okuyan şahsiyet, okumayana daima galip gelir.
Allah (c.c.), Kur’an’da bu hakikati şöyle beyan eder:
"Hiç bilenler ile bilmeyenler bir olur mu?" (Zümer, 39/9)
Okuyanla, okumayan, bilenle bilmeyen, iş yapanla yapmayan, oturanla koşan hiçbir zaman için bir olmaz. Bilmeyen toplumlar, bilen toplumlara boyun eğmek zorundadır. Köle olmamak için üçboyutlu okuma serüvenimizi sürdürmeliyiz.
Oku medeniyetinin mensupları olman bizler; günlük bir gazete, haftada bir kitap, ayda bir dergiyi bitirmeyi kendimize görev kılmalıyız.
Herkes kendi evinde ciddi kitaplardan oluşan bir kitaplık oluşturmalıdır. Okumayı sadece diploma almak olarak algılamamalıyız. Okumayı uzun soluklu bir ilim irfan yürüyüşü olarak anlamalıyız.
Okumasak ne olur demeyin, okumazsak birileri çıkar canımıza okur.
Hayatı anlamlı kılmak için her zaman ve her yerde okumaya vakit ayırmalıyız.
Sevgi ve dua ile…
İstanbul Times / Ziya Gündüz