Küresel güçlerle imtihanımız o kadar zor geçiyor ki detaylı yazmaya kalksak birkaç kitap ortaya çıkar, o yüzden burada sadece değinmekle yetinmek durumundayız…


Öyle çok gerilere, 100 yıl 200 yıl öncesine de gitmeyeceğiz, son 10-15 yılda baktığımızda Türkiye’nin küresel güçlerle nasıl imtihan edildiğini çok net göreceğiz…

Önce şunu kabul etmemiz gerekir ki; AK Parti iktidarıyla Türkiye, “Türkiye” gibi davranmaya başladı. ABD ve AB ülkelerinin liderleri karşısında el pençe duran pısırık ülke gitti yerine, BM’de elini cebine koyup yüzlerine karşı “Dünya 5’ten büyüktür” diyen bir Türkiye geldi…

Dünya, öcü gibi korkulan İsrail’i azarlayarak, “Siz çocukları öldürmeyi çok iyi bilirsiniz”, yani “katilsiniz” diyen bir Türkiye’nin içindeki aslanı gördü…

Bir milyar dolar borç alabilmek için IMF kapısında bekleyen Türkiye, borçları kapattığı yetmezmiş gibi aynı IMF’ye borç verme cüretini gösterdi!

Yerlerde sürünen ekonomisini, dünya rekoru kırarak Çin ve Hindistan’dan sonra en fazla büyüten bir Türkiye piyasaya çıktı… Dünyayı sarsan ekonomik kriz Türkiye’den ancak teğet geçebildi…

Yeni Türkiye, devasa bir havalimanı yapmaya başlayarak Almanya’nın bu alandaki pastasını küçültmeye kalktı…     

Tabii ki bu gelişmeler halkın devletine olan güvenini, saygısını, sevgisini arttırmaya başladı. 

Bunun önü alınmalıydı! 

Önce, bu gelişmelerin mimarı AK Parti’nin kapısına kilit vurmaya kalktılar, hiç beklemedikleri bir sonuçla karşılaşınca AK Parti bir oyla kapatılmaktan kurtuldu…

Sonra, bir Gezi eylemi icat ettiler. “Mesele ağaç değil sen hala anlamadın mı?” itirafıyla foyaları açığa çıktı…

AK Parti “Durmak yok yola devam” derken onlar da “Durmak yok oyuna devam” restiyle 17-25 Aralık darbe girişimlerinde bulundular…

Dedik ya, “Ömür biter, küresel güçlerin oyunu bitmez”… 

MİT tırları, küreselcilerin 2014 yılının ilk gösterimi oldu. Yine tutmadı…

Türkiye’nin küresel sermaye ile imtihanı bu oyundan sonra daha zorlaşmaya başladı. 15 Temmuz’da “kamikaze” vuruşu yapmak istediler.

Dünyada eşi benzeri görülmemiş bir direnişle karşılaşan küreselciler teşhir oldukları için daha da fütursuzca hareket ederek terör ve ekonomi kartlarını ortaya koydular…

“Gecenin en karanlık anı şafak zamanına en yakın olanıdır.” Küresel güçler ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye için İNŞALLAH düze çıkma vakti yaklaşmıştır. Suriye’deki sular durulduğunda enerjisinin büyük bölümünü kalkınmaya ayıracak olan ülkemizin yeniden dünya çapında büyüme rekorları kıracağına canı gönülden inanıyoruz… Yeter ki “tek devlet, 

İstanbul Times / Müslüm Aktürk